İçerik
Takıntı hastalığı olarak da bilinen obsesif kompulsif bozukluk (OKB) birbiriyle bağlantılı iki bileşenle karakterize edilen psikolojik bir durumu temsil eder: obsesyonlar ve kompulsiyonlar.
Kişiye istemsiz şekilde gelen ve ısrarla tekrar eden rahatsızlık verici düşünceler, görüntüler, ya da dürtüler olarak tanımlanan obsesyon stres, endişe, iğrenme veya kuşku gibi zorlayıcı duygulara yol açar. OKB rahatsızlığı olan birçok kişi, bu intrüzif düşünce, dürtü veya imajların aşırı veya irrasyonel olduğunu bilse de obsesyonlardan kaynaklanan stres, genellikle mantık veya akıl yürütme ile çözülemez. Kişiler bu zorlayıcı duygularla başa çıkmakta zorlandıklarından kompulsiyonlara başvururlar.
Obsesyonlar tarafından tetiklenen ciddi stres ve rahatsızlıkları hafifletmek veya tamamen yok etmek amacıyla gerçekleştirilen tekrar eden eylemler ve zihinsel faaliyetlerdir.
Bireyin, bedeninin ve giysilerinin kan, idrar veya dışkı gibi vücut sıvılarından, Herpes veya HIV gibi mikroplardan, böcek gibi hayvanlardan veya uyuz gibi bulaşıcı hastalıklardan, asbest, radyasyon veya zehirli atıklar gibi çevresel kirleticilerden, deterjanlar veya çözücüler gibi domestik kimyasallardan kirletildiğini düşünmesi, aşırı kaygı yaşaması veya iğrenmesi ve devamlı bir temizlik eylemi içinde olması durumunu ifade eder.
Kişiler bu zararlı ve bulaşıcı etmenlerin taşıyıcısı haline geldiklerini düşündüklerinden bunları başkalarına bulaştırmaktan da korkabilirler.
Kişinin istemsiz olarak eksik yaptığı veya unuttuğu eylemler olabileceğine dair sürekli kuşku duyması, belirsizliği tolere edemeyerek potansiyel eksik eylemlerin kaza veya felaketle sonuçlanacağına dair yoğun kaygı yaşaması ve yaşadığı endişeyi hafifletmek amacıyla, endişe duyduğu eşyaları birkaç kez kontrol etmesi durumudur. Camı, kapıyı veya ocağı kapattığından, kapıyı kilitlediğinden ya da ütünün fişini prizden çektiğinden emin olmak için tekrar tekrar kontrol etmek veya fotoğraflarını çekmek şüphe obsesyonu ve kontrol kompulsiyonunda en sık rastlanan durumlardır.
Düzen ve simetri takıntısı olarak da bilinen simetri obsesyonu, kişinin nesnelerin görünümüne veya yerleştirildiği konuma aşırı derecede odaklanmasından kaynaklanan bir obsesyon türüdür. Bu durum, objelerin kusursuz, simetrik ya da düzgün şekilde hizalanmış olma gerekliliği ile ilişkilidir. Eğer herhangi bir şey belirlenmiş bir düzen içinde değilse, bu durum kişilerde kaygı veya yoğun stres oluşturabilir. Kişi zorlayıcı duyguları ortadan kaldırabilmek için simetri obsesyonu ile bağlantılı düzenleme, düzeltme, sıralama ve öğeleri hizalamak gibi bir takım kompulsif davranışlar sergiler.
Eşyaların aynı yöne bakması veya belirli bir yöne bakacak şekilde ayarlanması, objelerin belirli bir sıralamaya göre düzenlenmesi (küçükten büyüğe veya renklerine göre düzenlenmesi) ve objelerin belirli bir yerde konumlanması (bir yerin orasında, hizasında) simetri takıntısına örnek verilebilir.
Kişinin değerlerine uygun olmayan veya ahlaki açıdan "kabul edilemez" nitelikteki cinsel içerikli düşünce ve görüntülerin istemsiz olarak kişinin zihninde belirmesidir.
Cinsel içerikli OKB’ de genellikle görülen obsesyonlar aşağıdakileri içerir:
Kişiler bu gibi obsesyonlar yaşandıkça, bireyler cinsel taciz düşüncelerinin kaynağı olan endişeyi hafifletme amacıyla kompulsiyonlar geliştirmeye başlarlar. Bu bozukluğun genel kompulsiyonları şunları içerir:
Dini obsesyonlar günah niteliği taşıyan düşüncelerin, dürtülerin ve görüntülerin istemsiz olarak kişinin zihninde belirmesi şeklinde olabileceği gibi kişinin günah işlemekten korkması olarak da ortaya çıkabilmektedir.
Bazı yaygın dini endişeler şunları içerir;
İslamiyet’in hâkim olduğu toplumlarda yaygın görülen dini obsesyonlar arasında; abdestin veya gusül abdestinin bozulduğu ya da tam ve düzgün bir şekilde alınmadığı, namazın bozulduğu ya da namaz sırasında yanlış bir eylem gerçekleştirildiği veya söylendiği, ibadetlerin eksiksiz yapılmadığı gibi temalar hakimdir.
Genel kompulsiyonlar genellikle aşırı derecede dua etmek, abdest almak, namaz kılmak gibi dini eylemleri ve ayet veya sureler gibi dini metinleri kusursuz olana kadar tekrar etmek, kendini güvende hissetmek için din liderlerinden bilgi almak ve aşırı derecede af dilemeyi kapsar.
Kişinin fiziksel veya zihinsel bazı eylemlerde bulunurken eylemleri belli bir sayıda tekrar etmezse (tabağı 4 kez durulamak, telefonu kapatmadan 3 kez görüşürüz demek, bir kelimeyi veya duayı 3 kez içinden tekrar etmek) ya da bazı nesneleri saymazsa (arabaları, araba plakalarını, kaldırım taşlarını) gününün rast gitmeyeceği kaygısından dolayı eylemleri veya nesneleri sayarak ya da belirli bir sayıda yapması durumudur.